NSF Haberler

250 milyon yıl önce kara ve deniz biyoçeşitliliğinin kitlesel yok oluşu eş zamanlı değil

Yaklaşık 250 milyon yıl önce, End-Permiyen olarak bilinen bir olayda, deniz ve kara yaşamının eş zamanlı kitlesel yok oluşları meydana geldi. Ya da bilim adamları öyle inanıyordu.

liderliğindeki yeni araştırma Colby Koleji jeolog Robert Gastaldo, yok oluşların aynı anda meydana gelmediğinin bugüne kadarki en kesin kanıtını ortaya koydu. Bulgular, dergide yayınlandı PALAIOSiklim değişikliği ve ısınan bir gezegen tarafından yönlendirilen gelecekteki olası bir biyoçeşitlilik krizinin etkisine ilişkin çıkarımlara sahiptir.

bu NSF tarafından finanse edilen araştırmalar, daha önceki çalışmalarda bildirilen – Dünya’nın bilinen en büyük toplu yok oluşunu yorumlamada standart olarak kullanılan – omurgalı fosil kayıtlarının yanlış olduğunu ve deniz türleri ile karasal omurgalıların birlikte yok olduklarına dair uzun süredir devam eden inancı doğrulamak için yeterli olmadığını gösteriyor.

Güney Afrika’nın Karoo Havzası’nda 15 yıl süren araştırmaların sonucunda ortaya çıkan bulgular, 250 milyon yıl önceki bir olayın deniz yaşamını harap ederken karadaki yaşamı etkilemediğini gösteriyor. Bilim adamları, karasal değişimin yüzbinlerce yıl önce ve çok yavaş gerçekleştiğini buldu.

Gastaldo, “Başlangıçtaki amaç, End-Permiyen olayı olarak bilinen olayla ilgili daha önceki çalışmaların sonuçlarını doğrulamak olsa da, verilerimiz sürekli olarak bildirilenlerle çelişiyordu” dedi. “Soyu tükenmiş olduğu iddia edilen yaratıklar, aslında bilim adamlarının onları yazdığı zamandan yüzbinlerce yıl sonra Karoo’da dolaşıyorlardı. Ve onların halefleri, evrim geçirmeleri gerekenden önce hayattaydı.”

Gastaldo ve meslektaşları, Karoo Havzası’nın kaya katmanlarındaki fosil kalıntılarının yerleşimini inceledikten sonra bu sonuçlara vardılar.

NSF’nin Yer Bilimleri Bölümü’nde program direktörü olan Dena Smith, “Bu çalışma, Dünya tarihindeki en büyük kitlesel yok oluş olayına yeni bir bakış açısı sağlıyor” dedi. “Bunun gibi çalışmalar, geçmiş olaylar hakkında bilgi edinmemize yardımcı oluyor ve modern iklim değişikliklerinin potansiyel etkilerini anlamamıza yardımcı olabilir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir