Ateşe eğilimli Batı’da, bitkiler tozlayıcılarına ihtiyaç duyar ve bunun tersi de geçerlidir.
2020 yılı, yaklaşık 13 milyon dönümlük alanın yanması, 14.000 yapının yıkılması ve yangın söndürme için tahmini 3 milyar dolar harcanmasıyla Amerika Birleşik Devletleri’nde kaydedilen en kötü yangın yılıdır.
Bilim adamları, yangının doğal dünyada bitkiler ve hayvanlar arasındaki etkileşimleri nasıl etkilediğine dair en temel sorulardan bazılarıyla hala boğuşuyor.
yeni ABD Ulusal Bilim VakfıKuzey Rocky Dağları’nda finanse edilen bir çalışma, bitkiler ve tozlayıcıları arasındaki ince ayarlı dansta ateşin rolünü araştırıyor. kategorisinde yayınlandı Ekoloji Dergisiaraştırmacılar tarafından elde edilen bulgular Washington Üniversitesi ve diğer kurumlar, küresel olarak böceklerin hızlı ve yaygın bir şekilde azaldığına dair son raporların ışığında özellikle önemlidir.
Jonathan, “Çok sayıda çalışma, yangının bitkileri nasıl etkilediğini veya yangının hayvanları nasıl etkilediğini inceledi, ancak yangının her ikisini de nasıl etkilediği ve ekolojik ağları içindeki bağlantıların yangın rahatsızlığına nasıl tepki verebileceği sorusu yeterince incelenmiyor” dedi. Myers, Washington Üniversitesi’nde bir ekolojist ve çalışmanın ortak yazarı.
Araştırmacılar, orman yangını rahatsızlığının ve bitki-tozlayıcı etkileşimlerinin, bitkilerin nerede kök saldığını ve tozlayıcıların nerede bulunduğunu belirlemede önemli olduğunu keşfettiler. Ancak yanmış arazilerde, bitki-tozlayıcı etkileşimleri, mevcut türlerin bileşimini belirlemede diğer herhangi bir faktör kadar önemli veya daha önemlidir.
Tozlayıcı türlerin bileşiminde çiçekli bitkilerin önemi, orman yangınlarının ardından ikiye katlanarak dört katına çıktı. Ve tozlayıcıların bitki kompozisyonunu belirlemedeki önemi neredeyse iki katına çıktı.
Myers’a göre araştırma, orman yangınının korumayı, arazi yönetimini ve orman ekosistemlerinin restorasyonunu nasıl ve neden etkilediğine dair anlayışı geliştiriyor. “Ayrıca, türlerin çeşitli iklim değişikliği senaryoları altında nasıl tepki vereceğini tahmin eden ekolojik modellerin, besin ağları içindeki biyolojik etkileşimleri dikkate alması gerektiğini gösteriyor.”
NSF’nin Çevre Biyolojisi Bölümü’nde program direktörü olan Doug Levey, “Bu çalışma bize, yangının ekosistemlerin işleyişinin önemli bir parçası olduğunu ve hiçbir türün tek başına var olmadığını hatırlatıyor” diye ekledi.