Kasırgalar mangrov ormanlarını gübreliyor, Florida Everglades’i şekillendiriyor
Bir kasırganın yıkıcı gücü, Florida Everglades’teki mangrovlar için iyi bir haber gibi görünüyor.
Kategori 3 kasırgaları Wilma (2005) ve Irma (2017) Florida’yı vurduğunda, özellikle eyaletin batı kıyısı boyunca mangrovlar darbe aldı. Birçok ağaç saçaklarını kaybetti, diğerleri koptu veya kökünden söküldü. Yine de daha fazlası fırtına dalgası tarafından sular altında kaldı.
Ancak fırtına dalgası, okyanus tabanından mangrov topraklarının üzerinde fosfor açısından zengin mineral tortuları da biriktirdi. Araştırmacılar tarafından yapılan bir araştırmaya göre, tortu, toprak fosfor konsantrasyonlarını artırarak mangrov rejenerasyonunu ve toparlanmasını hızlandırdı. Florida Uluslararası Üniversitesi ve diğer kurumlar. Sonuçlar dergide yayınlandı Ulusal Bilimler Akademisi Bildiriler Kitabı.
Bir FIU araştırmacısı ve çalışmanın baş yazarı Edward Castañeda, “Kasırgaları duyduğunuzda, genellikle altyapı hasarı ve ekosistem hasarı nedeniyle kıyı manzarası üzerindeki olumsuz etkilerle ilgilidir” dedi. “Ama 20 yıl öncesine ait bilgileri araştırdığınızda, bu fırtınaların olumlu bir yanı olduğunu anlıyorsunuz.”
gelen verilerle Florida Coastal Everglades Uzun Vadeli Ekolojik Araştırma tarafından finanse edilen site Ulusal Bilim VakfıCastañeda ve meslektaşları, kasırgaların mangrovların toprak yüksekliğini artırmasına ve tohumlar dağıldığında dallanıp yeni evler bulmasına yardımcı olduğu sonucuna vardı.
Mangrov ormanları, Florida kıyı ekosisteminin önemli parçalarıdır. Bilim adamlarının bulduğuna göre, kasırgaların etkisini köreltiyorlar. Zarar veren rüzgarları emerler ve sel sularının iç kısımlara doğru akmasını önlerler. Aksi takdirde atmosfere salınacak olan karbonu depolarlar ve Florida’nın ticari ve eğlence amaçlı balıkçılık endüstrilerinde kritik öneme sahip balık, yengeç, karides ve yumuşakça türleri için yuva sağlarlar.
NSF’nin Çevre Biyolojisi Bölümü’nde program direktörü olan John Schade, “Bu çalışma, kasırgalar gibi büyük, yoğun rahatsızlıkların etkilerini değerlendirirken uzun vadeli bir bakış açısının önemini gösteriyor” diyor. “Yıkıcı bir güç gibi görünen şey, zaman perspektifinden geriye dönüp baktığımızda yeni bir yaşamın olumlanması olabilir.”