NSF Haberler

Okyanus algleri virüslerden ‘coup de zarafet’ alır – bazen

Bilim adamları uzun zamandır okyanus virüslerinin algleri hızla öldürdüğüne inanıyorlar. Ama yeni ABD Ulusal Bilim Vakfı-fonlanan araştırmalar, virüslerin genellikle alglerle uyum içinde yaşadığını ve yalnızca alg çiçeklerinin zaten stresli ve ölmekte olduğu durumlarda bir “coup de grace” oluşturduklarını gösteriyor.

yayınlanan çalışma, Doğa İletişimibilim adamlarının alglerin viral enfeksiyonlarına bakışını, özellikle de virüslerin alg patlaması oluşumu ve karbon döngüsü gibi ekosistem süreçleri üzerindeki etkisini değiştirecektir.

Bilim adamları, laboratuvarda ve Norveç açıklarındaki kıyı sularında kontrollü mini çiçeklerde virüs-alg etkileşimlerini incelediler. Dünyadaki oksijen ve karbon döngüsünün çoğunu üretmekten sorumlu olan bir alg formunun viral enfeksiyonuna odaklandılar. Kokolitovirüs adı verilen bir grup okyanus virüsü, algleri rutin olarak enfekte eder ve öldürür. Emiliana huxleyi Dünyayı gözlemleyen uydularla uzaydan görülebilen 1.000 mil kareden fazla.

Virüsler sonunda alg hücrelerini parçalayarak, enerji ve organik maddeyi diğer organizmalar için kullanılabilir hale getirerek küresel gıda ağına katkıda bulunur. Ancak bilim adamları, enfekte hücrelerin hemen ölmediğini keşfetti.

Bunun yerine, düzinelerce kilometrelik okyanus sularında çoğalır ve çiçek açarlar ve koordineli bir şekilde ölürler. Bu dinamikler önceki çalışmalarda rutin olarak gözlemlenmişti, ancak alg konakçılarının ve virüslerin doğada birbirleriyle karşılaşma hızıyla açıklanamadı.

Kıdemli yazar Kay Bidle, “Bu algler ve virüsler, hem alg hücrelerinin hem de virüslerin bir süreliğine mutlu bir şekilde çoğalmasına izin veren yarı simbiyotik bir ilişkiye sahiptir” dedi. Rutgers Üniversitesi. “Bu yeni keşfedilen dinamikler, muhtemelen okyanuslardaki diğer virüs-alg etkileşimleri için de geçerlidir ve enfeksiyonun nasıl çalıştığı konusunda temeldir.”

NSF’nin Okyanus Bilimleri Bölümü’nde program direktörü olan Mike Sieracki, “Bu inanılmaz derecede karmaşık mikroskobik etkileşimlerin karbon döngüsü gibi küresel süreçleri nasıl etkileyebileceğini daha yeni anlamaya başlıyoruz” diye ekledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir