Osteoartrit, dünya çapında 40 yaş üstü yetişkinlerin %22’sini etkileyen en yaygın dejeneratif eklem hastalığıdır. Durum kapsamlı bir şekilde çalışılmış olmasına rağmen, osteoartrit ile ilişkili moleküler değişiklikler belirsizliğini koruyor. Yeni bir çalışmada araştırmacılar, Illinois Üniversitesi Urbana-Champaign ve diğer kurumlar, hastalığın ilerlemesini ve bununla ilişkili değişiklikleri izlemek için tekniklerin bir kombinasyonunu kullandı.
Çalışma yayınlandı Biyointerfazlar ve öyleydi finanse edilen ile the ABD Ulusal Bilim Vakfı.
NSF’nin Mühendislik Müdürlüğü program direktörü Khershed Cooper, “Osteoartrit, kıkırdağın bozulmasının ve ortopedik eklemdeki yağlayıcı özelliklerindeki değişikliklerin bir sonucudur” dedi. “Bu değişikliklerin doğasını incelemek için bu ekip, üretim süreçlerinde sürtünme, aşınma ve yağlama anlayışını uyguluyor.”
Eklemlerdeki kıkırdak, sinovyal sıvı olarak bilinen bir kayganlaştırıcı ile birlikte, ağırlık taşıma hareketlerine dayanmaya yardımcı olan pürüzsüz bir yüzey sağlar. Sıvı, hiyalüronan (HA) ve fosfolipidler dahil olmak üzere birkaç molekül içerir. Kıkırdak ortamı hızlı bir şekilde iyileştirilemediğinden veya onarılamadığından, araştırmacılar, HA’nın moleküler ağırlığını ve konsantrasyonunu izleyerek eklem hastalığının erken evrelerini teşhis etmeye çalıştılar.
Illinois Üniversitesi’nden bir mühendis olan Rosa Espinosa-Marzal, “Sağlıklı eklemlerde çok düşük sürtünme olduğunu bilmemize rağmen, başka hangi moleküllerin dahil olduğu ve osteoartrit sırasında nasıl değiştikleri açık değil” dedi. “Osteoartritin erken evrelerinde kıkırdak bozulmaya başlar ve eklem sıvısının moleküler bileşimi değişir. İki değişikliğin birbiriyle ilişkili olup olmadığını görmek istedik.”
Hastalıklı eklemlerde HA, konsantrasyonu 10 kat azalarak parçalanır. Çalışma, HA’nın konsantrasyonunun ve moleküler ağırlığının sağlıklı ve hastalıklı eklemlerin yapısını nasıl etkilediğine baktı.
Daha sonra araştırmacılar, osteoartrit ile ilişkili değişikliklerin daha kapsamlı bir modelini oluşturmak için eklemlerde bulunan diğer moleküler bileşenleri incelemekle ilgileniyorlar.